Aziz NESİN Türkiye
aydınlanmasının önemli yapı taşlarından birisi. Hem dünyaca tanınan onurlu
aydın kimliğiyle, hem de yazın hayatının birçok türünde değerli yapıtlar
vermiş bir güzel insan olarak; Türkiye insanı bu yürekten çok şey öğrendi
ve öğrenmeye de devam ediyor. Bu söyleşimizi Aziz NESİN’in, dünyanın geleceği olan çocuklara bakış
açısını ve onları düşünerek oluşturduğu Nesin Vakfını yakından tanımak için
Vakfın Yönetim kurulu başkanı olan Prof. Dr. Ali NESİN ile gerçekleştirdik.
Aziz ŞEKER: Kendinizden kısaca söz eder misiniz?
Ali NESİN: Kendimden kısaca ya da uzunca söz etmek isteyenlerden değilim!
Aziz ŞEKER: Aziz NESİN, insanlığın yabancısı olmadığı bir yüzyıl insanı.
Yalnız Türkiye’nin değil Dünyanın da kafasının içerisine çıkmamak üzere
gerçek bir bilinç taşıyıcısı gibi süzülüp indi adeta. Sevgili Aziz NESİN’in
yaşam örgüsüyle başlayalım isterseniz. Aziz NESİN insana, topluma;
Türkiye’ye ve Dünya’ya nasıl bir dünya görüşünden; yaşam tarzından
eğiliyordu?
Ali NESİN: Önce insandan yana. Sonra yoksuldan ve sömürülenden yani halktan
yana. Aziz Nesin’in dünya görüşü insancıl bir görüştü. Solculuğu, laikliği
ve her türlü felsefi, siyasi, kişisel görüşü bu insancıllığının bir
sonucuydu.
Aziz ŞEKER: Aziz NESİN’in çocuklarla ilgili ütopyası neydi? Nesin Vakfı
hangi yıl kuruldu. Kuruluş öyküsünü paylaşabilir misiniz?
Aziz NESİN: Nesin Vakfı 1972’de kuruldu. Aziz Nesin’in derinden hissettiği
“halkına karşı borcu”nu ödeme çabasıydı. Çocukluğumda oldukça parasızdık.
1968’de ailemizin durumu biraz düzelmeye başladı. Ekonomik sıkıntılardan
kurtulur kurtulmaz babam bir Vakıf kurarak tekrar ekonomik sıkıntıların
içine gömüldü. Vakıf kurulurken Aziz Nesin karda kışta, ilerlemiş yaşına
karşın, çadırda yaşamıştır. Çocuklara kendisi yemek yapar, onları o yatırır,
uyumaları için masal anlatırdı.
Aziz ŞEKER: Nesin Vakfının amacını anlatabilir misiniz?
Ali NESİN: Yoksul çocukların özgürce büyüyüp, üreten, eleştiren, değişmeye
açık bireyler olarak yetişmesi amacıyla kurulmuştur. Aziz Nesin’in ölümünden
sonra da aynı amaçlar doğrultusunda Nesin Vakfı’nı yaşatmaya, hatta
gelişerek yaşatmaya çalışıyoruz.
Aziz ŞEKER: Çocukların Nesin Vakfına kabul ediliş şartları? Vakıfta süren
yaşamları ve sonrası… Nesin Vakfında ne tür çalışmalar yürütülmektedir?
Çalışanlar kimler?
Ali NESİN: Kabul koşullarımız pek yok. Elbette yoksul olması gerekir
çocuğun. Sağlığının imkânsızlıklar nedeniyle başa çıkamayacağımız kadar kötü
olmaması gerekir. Okula henüz başlamayanlar ve İstanbul dışından olanlar
tercihimizdir.
Aziz ŞEKER: Korunmaya muhtaç çocuk olgusu, çocuğu bir özne / birey olarak
kavramış olduğumuzda bir yerde kendiliğinden çözümleniyor. Bir de korunmaya
muhtaçlığın nesnel karşılığı olan yaşam süreçleri… Toplum da oluşturduğu
sosyal normlarla bu olguya belirli bir mesafeden yaklaşıyor. Oysa perde
arkasındaki hiçte eşit olmayan toplumsal-ekonomik koşulları da görmek
gerekiyor. Evet, toplumumuzun Nesin Vakfına ve çocuklarına yaklaşımı nasıl?
Kuruluş olarak devlet aygıtıyla / yasalarla sorunlar yaşadınız mı? Yaşamakta
olduğunuz sorunlar var mı?
Ali NESİN: Toplumumuzun Nesin Vakfı’na yaklaşımı son derece olumlu. İnançlı
ya da inançsız, solcu ya da sağcı birçok insan Nesin Vakfı’na destek oluyor.
Bizim destekçilerimiz, ilginçtir, daha çok dar gelirliler. Teker teker az
bağışta bulunuyorlar ama sağ olsunlar ellerinden geleni yapıyorlar. Sadece 5
YTL bağışta bulunabildiği için özür dileyenler var. İşte bize güç katan bu
insanlar. Sadece maddi olarak değil, manevi olarak bize büyük destek
oluyorlar. Sadece 5 YTL bağışta bulunabildiği için özür dileyen insanlar
karşısında eziliyorum ve onlara karşı büyük bir sorumluluk duyuyorum.
|
Aziz ŞEKER: Vakfın bugünkü durumu ?
Ali NESİN: Yuvarlanıp gidiyoruz... Ama bizi destekleyen bu halk olmasaydı Vakf’ın kapılarını kapatmak zorunda kalabilirdik, ya da çok daha az çocuğa
ve çok daha kötü koşullarda bakabilirdik. Eğitimin bedelinin bir üst sınırı
yoktur ki... İnsanın maliyetinin üst sınırı olabilir mi? Ne kadar paramız
olursa o kadar iyi eğitiriz. Ama şu biline: Vakf’a bugüne kadar 5 kuruş
“haram para” girmemiştir ve giren her kuruş elimizden gelen en iyi biçimde
değerlendirilmiştir.
|
Aziz ŞEKER: Nesin Vakfı ile ilgili olarak gelecek öngörüleriniz? Umut
ettikleriniz? Beklentileriniz?
Türkiye’de çocuğun sosyal durumunu (engelli, sokak çocuğu, çalışan çocuk,
şiddete maruz kalan vb.) gözeterek Türkiye’nin sahip olması gereken çocuk
paradigması hakkında neler söyleyebilirsiniz? Özce yapılması gerekenler?
Ali NESİN: Ben politikacı, planlamacı, sosyal konularda uzman bir kişi
değilim. Ne yapılması gerektiğini söyleyecek kadar da kendini bilmez biri
değilim. Herkes kendi uzmanlık dalında konuşsun. Ama çocukların sosyal
durumunu iyileştirmek için kaynak ayrılması gerektiğini bilmek için dahi
olmaya gerek yok.
Nesin Vakfı’yla ilgili planlarıma gelince... Nesin Vakfı’nın olabildiğince
telif haklarından ve bağışlardan bağımsız yaşayabilmesini sağlamak
istiyorum. Gayrimenkul en sağlam yatırım olarak görüyorum. Hem değerlenir,
hem düzenli gelir getirir, hem de çarçur edilmesi en güç yatırımdır.
Kimsesiz kişiler miraslarını Nesin Vakfı’na bırakırlarsa, bu amacı
gerçekleştirmemde bana yardımcı olurlar.
Aziz ŞEKER: Sevgili Ali NESİN Hocam Teşekkürler...
Ali NESİN: Ben teşekkür ederim. |