Spritüel Pratikler Edinerek Kriz
Döneminden Kurtulma, Psiko-Sosyal Rehabilitasyon Ve Mürefeeh Bir Yaşam
Düzeni Kurma
(Ferrari'sini Satan Bilge Örneği)
Halis KEVEN
ÖZET
Bütün insanlar istisnasız stres, kaygı, korku, umutsuzluk vb. olumsuz
duygulara kapılmaktadır. Çoğu insanda bu duygu-durum sürekli hale
gelebilmekte ve kriz halini alabilmektedir. Kriz yaşayan bir birey,
fizyolojik, psiko-sosyal sorun ve sıkıntılar içerisindedir. Bu da bireyde
düşünme, hareket etme, sorgulama vb. yeteneklerini kullanmada sorun ve
sıkıntı yaşadığı anlamına gelmektedir. İntihar, sosyal izolasyon, psikolojik
ve ruhsal bozukluk bu olayların sonucu olabilmektedir.
Kriz dönemlerinde krizle baş etmede, psiko-sosyal iyileşmeyi sağlamada ve
müreffeh bir yaşam düzeni kurmada spritüel pratikler edinme'nin önemi
vardır. Ferrarisini Satan Bilge, Mantle, bu pratikler ile hayatını düzene
sokmuştur; huzurlu, mutlu ve başarılı bir hayat yaşamaktadır. Spritüel
pratikler, çağımız insanının sıkça içine girdiği ve çoğu zaman içinden
çıkamadığı kriz dönemlerinden kurtulmada, krizle baş etmede, psikolojik ve
sosyal iyileşmeyi sağlamada ve müreffeh bir hayat düzeni kurmada etkili
olacak pratiklerdir ve mutlak iyileşmeyi amaçlamaktadır. Bu çalışmada
spritüel pratikler, pratik edinme ilke ve yöntemleri, psikolojik ve sosyal
iyileşmeyi sağlama yöntemleri, düzenli bir yaşam edinme ilke ve yöntemleri
sunulacaktır.
Anahtar Kelimeler: Kriz Dönemi, Sivana Bilgeleri, Spritüel Pratikler, Mutlak
İyileşme.
GİRİŞ
Çağımızın teknolojik gelişmeleri, kişiler arası iletişimi kesmekte, kişisel
alanlar üretmektedir; sosyal ortamlarda sanal köşeler oluşmaktadır. İletişim
teknolojisi ilerlemiş, bireyler arası iletişim gerilemiştir. İletişimsizlik,
özverisiz toplumlar yaratmaktadır. Bununla birlikte sevgi yoksunluğu,
depresyon, kaygı ve stres bozukluğu yaşayan bireyler çoğalmaktadır. Bu
durumdan kurtulmada ve iyileşmede bireyin içsel gücünün ve bireyin sosyal
çevresinin vereceği psiko-sosyal desteğin önemi büyüktür.
İnsanlar, amacına ulaşmada, istediğini elde etmede, hayallerini
gerçekleştirmede, başarıyı yakalamada ve gereksinimlerini karşılamak
isterken bir engelle karşılaştığında sinirlilik, kızgınlık, saldırganlık
hallerine girebilmektedir. Bu durumlarda da birey, strese girmekte, kaygı
bozukluğu yaşamakta ve dolayısıyla kriz dönemine girmektedir.
Spritüel, nefes almak, çanlı olmak anlamlarına gelmektedir. Geniş anlamda
hayatı hissetmektir. Farklı şekillerde spritüel, din, kaygı duyma, umut ve
ait olma hisleri olarak da tanımlanır. Sağlık, hastalık, ölüm, günah, ölüm
sonrası yaşam ve başkalarına karşı sorumluluk konularında ki inançları da
içermektedir. Spritüalite, bireye bütüncül yaklaşmakta, fiziksel rahatlık
sağlamakta ve sosyal destek vermektedir. Spritüalite, iyileşmeyi ve sakin
bir hayatı, günümüzde bütün insanların ihtiyaç duyduğu iç düzeni ve sağlıklı
yaşamı sağlamak için gereken alışkanlıkları içermektedir. Pratikler,
fiziksel, sosyal, davranışsal, bilişsel, duygusal ve spritüel faktörleri
içermektedir. Dolayısıyla bu pratikler, kriz döneminde olan aile, birey ve
toplumlar için kesin çözüm ve sonuç odaklıdır.
1.
21.yy kalabalıkların arttığı, iletişim teknolojisinin ilerlediği, kişiler
arası iletişimin gerilediği, hayatın bireyselleştiği bir yüzyıl haline
gelmiştir. Çağımız, duygusal krizin, kişilik çatışmasının, stres ve kaygı
bozukluğunun, suçluluk psikolojisinin, korkunun, öfkenin, umutsuzluğun,
çaresizliğin vb. olumsuz duyguların yaygın olduğu bir çağ haline gelmiştir.
Araştırmalar bu durumu açıklamaktadır; WHO(Dünya Sağlık Örgütü) 2014 yılında
Ruh Sağlığı Atlası'nı yayınladığında veriler, her on kişiden birinin ruh
sağlığının bozuk olduğunu göstermiştir(WHO; 2014). Ayrıca 2030 yılında
depresyonun küresel bir kriz haline geleceği öngörülmüştür(WHO; 2014).
Kriz dönemleri, bireylerde öfke patlaması, huzursuzluk, boşlukta kalmışlık
hissi, duygusuzluk, rüyadaymış gibi hissetme duygusu, değersizlik hissi,
bedenin dışında yaşıyormuş gibi hissetme duygusu yaratabilmektedir. Sivana
Bilgeleri'nin bilinmezlik bölgesi adını verdikleri bu ruhsal ve psikolojik
durumlar, bilgelere göre geliştirici ve sağlamlaştırıcıdır. Bilinmezlik
bölgesinin geliştirici gücü pratiği, baş etme pratiğidir. Bilgelere göre
insanlar, psikolojik ve fizyolojik olarak en çok bilinmezlik bölgesine
girdiklerinde gelişme göstermektedir; korkular ve sınırlar, kişisel
yaratılardır, korkular bilincin olumsuz yöne akışıdır, pratiği, bilinmezlik
bölgesindeyken bireylerin içine kapanmalarını engellemekte, bireylerin kendi
fırsatlarını kendilerinin yaratmasını sağlamakta, bireyi sosyal izoleden
kurtarmaktadır. Tecrübeler, manevi yükselişi sağlar, pratiği, krizi
anlamlandırmada, olumsuzlukları avantaja çevirmede, olumsuzluklarla baş
etmede ilk adım pratiğidir. Bu gibi spritüel pratikler edinmek, kriz
dönemlerinde krizi anlamlandırmada, edinilmiş olumsuzlukları avantaja
çevirmede etkili bir yöntemdir. Kriz dönemlerinde bireylerin krize tecrübe,
manevi yükseliş, kişisel yaratı, bilinmezlik bölgesinin vereceği güç
şeklinde olumlu/pozitif bakışı, krizin birey üzerindeki olumsuz etkisini
azaltmaktadır.
2.
Bilgelerin yaratıcı düşünce pratiği, adındaki pratiği, her gün bir süre
bireyin kendi üzerinde düşünmesiyle olmak istediği kişiyi düşünmesini
gerektirmektedir. Bu pratikle kendisi olmaya çalışan birey, başkalarının ne
düşündüğünü düşünmeyerek kendi hayallerine odaklanır, vicdanının ve kalbinin
onayladığı şeyleri yaparak pratiği pozitif yönde tamamlamaktadır.
Sivanalılar, bu durumu, başkalarının hayalleri hakkında düşünmek her saniye
kendinden çalmak demektir, şeklinde yorumlamakta, bireyin hayallerine
odaklanması gerektiğini söylemektedir. Sivanalılar, korkunun ve sınırların,
bilincin ve zihnin yaratısı olduğu gibi yorgunluğun ve isteksizliğin de
bilincin ve zihnin yaratısı olduğunu söylemektedir. Örneğin sıkıcı ve
stresli bir durumdayken bu durum, yakın bir arkadaşın maça davetiyle yerini
heyecan ve sevince bırakmaktadır. Bu olay, yorgunluk ve isteksizlik,
bilincin ve zihnin bir yaratısıdır, olgusunu açıklamaktadır. Bu spritüel
pratik, bireylere stres ve isteksizlikle baş etme fırsatı sunmaktadır.
Bilgeler, insanlara hizmet etmek, insan ruhuna huzur verir, inancıyla en
fazla insana hizmet etmeyi misyon edinmiştir.
Sivanalılar, bir insanın bir
gününü bir insana yardım etmeden geçirdiğinde o insanın o gün amaçsız bir
gün geçirdiğine inanmaktadır. Buna göre; hizmetsiz geçen her gün, amacı
olmayan bir hayat, pratiği ortaya çıkmaktadır. Bir amaç, bir hedef, bir
misyon belirlemek bir bireyin hayatı yaşamak ideali için önemlidir. Sivana
Bilgeleri, buna dharma demektedir. Dharma, yaşamın amacı anlamındadır.
Bilgeler, dharma felsefesini, yaşamın amacı, amacı olan bir yaşam, şeklinde
açıklamaktadır. Bilgeler, uygulamada bu felsefenin ve amacı olan bir yaşam
anlayışının bireyi, duygusal, zihinsel, fiziksel ve spritüel huzura
erdirdiğine, bireyin yaşamına değer kattığına inanmaktadır. Bilgeler,
dharma'nın maddesel başarı olmaması gerektiğini, maddesel başarıyı aramanın
yanlış olduğunu söylemektedir. Buna göre gerçek mutluluğa ve gerçek başarıya
ulaşmak, maddesel kazanç elde etmek değildir.
Sivanalı Bilgeler, her insanın 'amaç ve hedef defterim' adında bir deftere
sahip olması gerektiğini, defterin içeriğinin güncel tutulması ve
zenginleştirilmesi gerektiğini söylemektedir. Ayrıca Sivanalılar, amaç ve
hedef defterine sahip bireylerin her gün amaç ve hedef defterini gözden
geçirmeleri ve okumaları halinde çalışmalarında içten olacaklarını,
motivasyonlarının artacağını ve başarıya odaklanmada güçleneceklerini
belirtmektedir. Uzun yolculuklar, küçük adımlarla başlar, pratiği ile büyük
amaç ve hedefler belirlemiş bireylerin başarı yolunda küçük amaç ve hedefler
ortaya koyması önemlidir.
Ferrari'sini Satan Bilge, baş kahraman Mantle, başarı yolunda edinilmesi
gereken spritüel pratiklerden söz etmektedir. Bu spritüel pratikler
şunlardır: zihinde hedefin sonucunu düşünmek; kendi üzerinde hedefe dair
olumlu baskı yaratmak; hedeften bahsederek, hedefi yazarak kendini başarıya
mecbur kılmak; hedefe dair alıştırmalar yapmak; hedefin gerçekleşeceği
tarihi belirlemek. Mantle, bu pratikleri uygularken pratiklerin kişiyi
eğlendirmesinin, kişinin asıl kendini bulmaya çalışmasının, ben kimim?
sorusunun cevabını aramasının önemine vurgu yapmaktadır. Bilgelere göre bu
pratikler, kişiyi başarıya götüren pratiklerdir.
Bilgeler, bir bireyin üç adet kişiye sahip olduğunu söylemektedir. Bu
kişiler, asıl kişi, kişinin kendisinde gördüğü kişi ve başkasının kişiyi
gördüğü kişidir. Buna göre amaç ve hedeflere ulaşması gereken özne asıl
kişidir. Bilgelere göre amaç ve hedeflerine ulaşmak isteyen asıl kişi,
sevilen şeyi yapmak, yaşama anlam katar; yapmaya mecbur olunan şeyi yapmak
ise yaşamı anlamsızlaştırır, spritüel pratiği ile güven sorunsalını
çözmektedir.
Sivanalı Bilgelerin, yaşamlarını zenginleştirdiğine ve güzelleştirdiğine,
yaşamlarına huzur, mutluluk ve anlam kattığına inandıkları 10 altın ritüeli
bulunmaktadır. Farrari'sini Satan Bilge'den aktarılan bu 10 altın ritüel,
bilgelere göre bütün bireylerin hayatına entegre etmesi gereken 10 altın
ritüeldir. Bu 10 altın ritüel şunlardır: Yalnızlık Ritüeli, Fiziksel Ritüel,
Yaşam Gıdası Ritüeli, Bereketli Bilgi Ritüeli, Kedndin Hakkında Düşünme
Ritüeli, Erken Uyanma Ritüeli, Müzik Ritüeli, Sözcükleri Tekrarlama Ritüeli,
Ahenkli Karakter Ritüeli ve Sadelik Ritüeli. Bu ritüeller spritüel pratik
edindirmektedir.
Yalnızlık Ritüeli
Sivanada yaşayan bilgeler, zamanlarının önemli bir kısmını doğada, evde yada
sessiz bir yerde yalnız geçirmektedir. Onlar, sessizliğin iyileştirici
gücünün varlığına inanmaktadır; sessiz bir ortamda odaklanma daha
başarılıdır. Bu ritüele göre bireyler, yalnız kalarak ruh, beden ve kendisi
üzerine düşünebilmektedir. Sessiz bir alanda ya da doğada yürüyüş yaparak
kendisi üzerine düşünen bir birey, iç dünyasına yolculuk yapabilmekte,
yalnızlık ritüelini gerçekleştirmekte ve kendini anlamlandırma pratiği
yapmaktadır.
Fiziksel Ritüel
Bu ritüel, kişinin bedenine gösterdiği özeni, kendine saygısını ifade
etmektedir. Sağlıklı bir bedene sahip olmak amacıyla kişinin günlük düzenli
olarak fiziksel hareketler yapmasını gerektirmektedir. Nefes alma eyleminin
dahi doğru bir şekilde yapılması gerektiği vurgulanmaktadır. Doğru nefes
alış-veriş, derinden ve düzenli olan nefes alış-verişidir. Bu ruhen ve
fiziken olumlu enerji kazandırmaktadır.
Yaşam Gıdası Ritüeli
Bu ritüel, her gün düzenli ve sağlıklı beslenmeyi gerektiren bir ritüeldir.
Ağır gıdalar bedeni hantallaştırmakta, gayretsiz ve yorgun beden
yaratmaktadır. Doğadan gelen gıdalardan beslenmek bireyi taze ve enerjik bir
bedene kavuşturmaktadır. Hafif bir ruha sahip olmak için yaşam gıdası
ritüeli edinilmelidir. Bu ritüel, ruhu hafif tutmak amaçlıdır.
Bereketli Bilgi Ritüeli
Sivanalılar, bilginin güç olduğuna inanmaktadır; bilginin güzelleştirici ve
iyileştirici gücü yanında yıkıcı gücü de vardır ve bilgi sınırsızdır.
Bilgeler hayatın takvimi ve saati takip ederek geçirilmemesi gerektiğine
inanmaktadır. Zihni geliştirmenin ve bilgi edinmenin en etkili yolu
okumaktır, özelde ise kitap okumaktır. Kadim insanlar, günümüz insanlarının
karşılaştığı güçlükler ile karşılaşmış ve bu güçlüklerle baş etmiştir.
Tecrübe kazanan bu bilge insanlar, tecrübelerini kağıda aktarmıştır.
Bilgeler, yazıya aktarılan bu tecrübeleri bütün insanların okuması
gerektiğini, ilim dolu kitapların bunlar olduğunu söylemektedir. Bireyler
kendilerinden önceki tecrübeleri okuyarak karşılaştıkları güçlüklere karşı
baş etme ve mücadele yöntemleri edinmelidir. Bilgeler, okumanın bir
aydınlanma olduğunu söylemektedir.
Kendin Hakkında Düşünme Ritüeli
Günümüz insanı, hayatın hızına yetişememekte ömrünü hayatın hızına yetişmeye
çalışmakla geçirmektedir. Dolayısıyla teknoloji çağı, kendilerine zaman
ayıramayan, zamanlarının çoğunu teknoloji yenilikleriyle geçiren bireylerin
çağı haline gelmiştir. Öyle ki günümüzde teknoloji bağımlılığı adında bir
hastalık ortaya çıkmıştır. Bu hastalık, bireyin kendisiyle geçireceği zamanı
kısıtlamaktadır. Birey sahip olduğu benliğe yabancı kalmakta ve ondan
uzaklaşmaktadır. Sivanalı Bilgeler, kişinin benliği ile ilişkisini
önemsemekte, kişinin benliği ile tanışık olması gerektiğini, her gün bireyin
kendisi hakkında düşünmesi gerektiğini, bunu alışkanlık haline getirmesi
gerektiğini bildirmekte, düzenli bir iç gözlem edinmenin önemine vurgu
yapmaktadır. Ritüelin spritüel pratiği şudur: Yarını iyileştirmenin yolu,
bugünün nasıl bir gün olduğunu düşünmek, yanlış ve doğruların farkında
olmaktır.
Erken Uyanma Ritüeli
Güne erken başlama ve güneşle uyanma ritüeli, enerjik bir gün geçirmek için
gerekli olan bir ritüeldir. Güneşin doğuşunu izlemek, insan ruhunu ve
bedenini dinginleştirmektedir. Bilgeler der ki: Uçlarda yaşamak hayatı
kaçırmak demektir, hayatı yaşamak ılımlı yerde durmaktır. Bilgeler, saat
20.00'dan sonra yemek yemezler çünkü onlara göre sindirim sistemini gece
boyunca çalışır halde tutmak, ağır bir uyku çekmeye ve uykudan sonra
yorgunluk hissetmeye böylelikle kalitesiz bir uykuya sebep olmaktadır. Bu
durumda yapılması gereken pratik şöyledir; 20.00'dan sonra ağır gıdalar
bedene alınmamalı, uyumadan önceki 10 dakika ve uyanmadan önceki 10 dakika,
bilinç altına etkisinin büyük olması sebebiyle belirtilen zaman diliminde
pozitif bir ruh halinde olunmalıdır. Belirtilen zaman dilimi, kişinin günlük
hayatını şekillendirmektedir. Bilgelere göre ilham veren ve huzur veren
düşünceler bu saatlerde programlanmaktadır.
Müzik Ritüeli
Sivanalı bilgeler, müziğin gücüne inanmaktadır; müziğin ruhu beslemekte,
ruha şekil vermekte, kişinin iç dünyasını dolayısıyla bedensel
hareketliliğini arttırmaktadır. Hareketlilik ise kişinin enerjisini ve
heyecanını arttırmaktadır. Enerji ve heyecan, başarılı ve mutlu bir hayat
için ihtiyaç duyulan önemli etkenlerdendir. Bir çocuk günde ortalama 300,
bir erişkin ise ortalama 5 kez neden güler? Yetişkinler, enerjik ve
heyecanlı değildir, çocuklar ise hayata enerjik ve heyecanla bakmakta
dolayısıyla daha zengin ve mutlu bir hayat yaşamaktadır. Bilgeler, müzik
gibi gülmenin de ruhu beslediğine inanmakta bunun alışkanlık haline
gelmesiyle dinginliğin kazanılacağını söylemektedir.
Sözcükleri Tekrar Etme Ritüeli
Bilgeler, tekrar etme ritüeline kısaca mantra demektedir. Bilgeler,
kelimelerin özgürleştirici gücüne inanmakta, bunun güçlü, olumlu ve pozitif
yüklü kelimelerin tekrarıyla mümkün olabileceğini söylemektedir. Örneğin;
disiplinliyim, enerji doluyum, güçlüyüm, huzurluyum gibi kelimeler olumlu,
güçlü ve pozitif yüklü kelimeler arasındadır. Tekrar ritüeli yani mantralar,
kişinin yaşama olan bakışını ve çevresine karşı algısını değiştirmektedir.
Mantra, 21 kuralı ile desteklenmelidir. buna göre bir tekrar 21 defa
yapılmalıdır aksi halde ritüel yerine gelmez. Bilgelere göre bir
alışkanlığın kazanılması için yapılan şeyin 21 defa tekrar edilmesi
gerekmektedir. Mantra, her gün aynı saatte yapılmalıdır. 21 kuralının
dayanağı beyinde yeni oluşacak nöron bağının ihtiyaç duyduğu tekrar
sayısıdır.
Ahenkli Karakter Ritüeli
Kişinin karakterini tanıması ve bilmesi, kişinin karakterini
şekillendirmesinde, çeşitlendirmesinde ve güçlendirmesinde önemli etkiye
sahiptir. Bilgeler, kişinin kendini tanıması gerektiğini, kendisi üzerinde
düşünmesi gerektiğini; kişinin güçlü karakteristik özelliklerini bilmesi ve
güçsüz karakteristik özelliklerini ise güçlendirmesi gerektiğini
söylemektedir. Buna göre kişi, karakteristik özelliklerini analiz ettikten,
kendisinin farkına vardıktan sonra çözüm odaklı çalışmalara girişmesi
gerekmektedir. Karakter inşası böylelikle yapılmalıdır. Bilgeler bu ritüele
şöyle bir pratik sunmaktadır: 'Düşünce ekin, eylem biçin; eylem ekin,
alışkanlık biçin; alışkanlık ekin, karakter biçin; karakter ekin, kader
biçin!'
Sadelik Ritüeli
Bunu kesinlikle başarın! der bilgeler. Kalabalık hayat stili boğucu bir
yaşam sürmeye neden olmaktadır. Bu sebeple sade bir yaşam tarzı, Sivanalı
Bilgeler için en ideal yaşam tarzıdır. Bilgelere göre kalabalık ve boğucu
bir hayat sürmek kişinin bilincini yitirmesine sebep olmaktadır. Bilgeler,
bunu ince şeylerin kalınlığında yaşamak, şeklinde tanımlamaktadır.
Pahalılıktan kaçınmak, insanların emrinden kaçınmak ve emir altında
yaşamamak sadelik ritüelinin gerekliliklerindendir. Kalabalık, boğucu ve
pahalı bir yaşam tarzına sahip olmak; kişiye ait bir yaşama sahip olmamak
demektir. Az ile yetinmek, daha fazla istemekten kaçınmak ve her gün heyecan
ve mutluluk veren şeyler yapmak bilgelere göre ilke edinilmesi gereken
şeylerdir. Kol saati kullanmak, takvimi takip etmek, telefon kullanmak
bilgelere göre sadelik ritüelini bozmaktadır. Buna göre kişinin ailesiyle
zaman geçirmesi ve güneşin doğuşunu izlemesi hayatın zenginliklerindendir ve
bunlar olması gereken sadelik ritüeline uyan ritüellerdir.
3.
Bilgeler der ki: Değişim, varlığınızın en derinine dalıp yaşamın en yüksek
noktasına çıktığınızda gerçekleşir. Bireylerde ve toplumlarda değişim, yavaş
yavaş gerçekleşir. Bilgeler, değişimin toplumun ya da bireyin derinliğine
dalıp en yüksek noktasına çıkmasıyla gerçekleştiğini, bireyin değişim
geçirirken evren ile aynı özden oluştuğunu hatırlaması gerektiğini
böylelikle evrenin enerjisini hissedip evrene kendi enerjisini
yayabileceğini söylemektedir. Ve şunu da eklemektedirler: Evreni yaratan
zeka ile insanı yaratan zeka birdir. Evrenin ruhu ve varlıkların ruhu
aynıdır ve aynı yöne akmaktadır. Buna göre birey, ruhun tekliği pratiğini
edinerek çevresini rehabilite edebilmelidir. Sivanalılar şöyle ifade eder:
insanların ruhunu iyileştiremiyorsanız, onlara dokunamıyorsunuz demektir.
Başarısızlık, insanları yoran bir olaydır. Ancak bilgeler başarısızlığı,
deneme cesaretinden yoksunluk şeklinde açıklamaktadır. Başarısızlık, bireyi
güçlendirmekte, kişiyi test etmekte ve onu geliştirmektedir. Kaybetmek,
kazanmak içindir, der bilgeler.
Zaman, insan yaşamının önemli ve değerli bir unsurudur. Bilgeler de zamana
değer biçmekte ve bu konuya 'zaman asla yavaş akmaz' deyişiyle dikkat
çekmektedir. Bilgeler, akan zamanın farkında olmak amacıyla 'kum saati'
uygulamasını yapmaktadır; kum saati, uygulayıcısına zamanın nasıl aktığı ve
akan zamanın nasıl bir sona sahip olduğu bilincini kazandırmaktadır.
Bilgelere göre hayat, sadece içinde bulunulan andan ibarettir. Dolayısıyla
zamanın kontrol edilmesi gerekmektedir. Bilgeler, zamanı kontrol etmek ,
hayatı kontrol etmek demektir, der. Ve şu öneride bulunmaktadırlar: içinde
kişisel, sosyal ve spritüel gelişim hedeflerinizin bulunduğu bir ajandanız
olsun. Bu hayatı ve zamanı kontrol etmek amaçlı yapılan bir uygulamadır.
Birey, ancak benliğini tanıyarak kendini kontrol edebilir, sivanalılar
sağlam bir irade ve kesin başarı için işe küçük disiplinlerle başlamanın
önemine vurgu yapmaktadır. Bilgelere göre disiplin, karakter yaratır;
karakterli bireyler, güçlü iradeye sahiptir dolayısıyla birey kaygısız
olmaktadır. Sivanalılara göre disiplin karakteri, karakter iradeyi, irade
duyguları etkilemektedir; iyi kötüyü, olumlu olumsuzu her zaman yenmektedir.
Sivanlılar, her sabah bedenlerini soğuk hava ile disipline ederler ve bunun
kişinin direncini arttırdığına inanmaktadır. İç dünyaya dalmak, mantralarla/tekrarlarla
ruhu disipline etmek, bilgelerin sağlam irade kazanmak amacıyla yaptıkları
ritüellerdendir. Bu spritüel pratikler, bireye mücadele gücü
kazandırmaktadır.
Bilgeler, hayatın, kişinin eğlencesini ve gülmesini eksiltmemesi gerektiğini
savunmakta, kişinin eğlencesinde ve gülmesinde eksiklik hissettiği anda,
hayatını değiştirmesi için eyleme geçmesi gerektiğini vurgulamaktadır.
Bilgelere göre öğle uykusu, günlük enerjiyi canlı tutmak için etkili bir
alışkanlıktır. Bilgeler bu konuda öneride bulunmaktadır. Hareketli ve
verimli bir gün geçirmek adına öğle uykusu çekmek ve güler yüzlü olmak
ihtiyaç duyulan eylemlerdendir.
Sivanalı Bilgeler, kişinin her gece girdiği yatağına 'ölüm döşeği' adını
vermesi gerektiğini söylemektedir. Bilakis onlar, ölüm yaşamın yegane
parçasıdır inancıyla yaşamlarını sürdürmektedir. Buna göre bu bilinçte olan
birey, hayata dair güçlü bir felsefeye sahip olmaktadır. Aynı şekilde
bilgeler, sosyal olmanın, aile ve sevilen çevre ile zaman geçirmenin, hayat
felsefesine zenginlik kattığına inanmaktadır. Bilgeler, hayatın farklı
alanlarına atılmanın zihnin devasa yeteneklerini ortaya çıkardığını
böylelikle zihnini keşfeden bireyin değişim gösterdiğini söylemektedir.
Genel itibariyle bireyler, zihnin yapabileceklerinin farkında değildir. Bu
farkındalığa varmak, bireyin hayal dünyasını canlandırmaktadır. Bilgeler,
kişinin geçmişini unutması gerektiğini, geçmişin gereksiz bir ağırlık
olduğunu ve bu ağırlığın kişinin hareketini kısıtladığını söylemektedir.
Dolayısıyla kişinin hayal dünyası gelişememektedir; zihnin gizli kalmış
yeteneklerinin farkına varan bireyler, hayal dünyalarının dinamikleştiğinin
de farkına varacaktır.
Hayır! deme cesaretini gösterin, bilakis her evet! iyi değildir. Bilgeler,
bu pratikle daha fazla iyiye ulaşma çabasındadır ve her gün bir iyilik
yapılması gerektiği düşüncesindedir. Bunu spritüel açıdan şöyle
açıklamaktadırlar: verdiğiniz her gül, her zaman elinizde koku bırakır. Bu
şuna işaret eder: maddiyat yerine maneviyat ön planda olmalıdır.
Sivanalılara göre zenginlik, kabarık bir banka hesabına sahip olmak
değildir; onlara göre asıl zenginlik üç temiz dosta sahip olmaktır. Bilgeler
dostluk konusunu şöyle açıklamaktadır: Üç temiz dosta sahip olmak, maddi ve
manevi zenginlik için yeterlidir. Bilakis dost, insana gülmeyi öğretmekte,
hayata güzellik katmakta ve dolayısıyla insanın kibrini kırmaktadır.
Bilgeler, başarıyı ve başarıya giden yolu mimari bir yapıya benzetmektedir;
mimari bir yapı, birden var olmaz, belli bir süreye, belli bir fiziksel güce
ve kapsamlı bir plana ihtiyaç duyar; bir çalışmanın sonucu, başarısı ve
bitişi belli bir süreden, belli bir harcamadan ve kapsamlı bir planın
uygulanmasından sonra gelmektedir.
Bilgeler, insanların zehirli düşüncelere sahip olduğunu söylemektedir. Bu
düşünceler, insanın zihnini meşgul eden, insanı yoran, insanın kolayca
kapıldığı zehirli düşüncelerdir. Bilgeler göre karakterli ve iradeli
insanlar, bu gibi düşünceleri kontrol edebilmekte ve yok edebilmektedir.
Bireyler, zihinlerinde geçmişlerini tekrar ederek gelecek kaygısını
yaratmaktadır. Bilgelere göre bu kişinin, sınırsız olan zihnini sınırlaması
ve zihnini kötü düşüncelerle zehirlemesidir. Kötü düşüncelerden arınmak ve
kötü düşüncelere kapılmamak adına bilgelerin uyguladıkları
alışkanlıklarından biri, güne güneşle uyanmaktır. Bilgelere göre çok uyuyan
insan, yapacak bir şeyi olmayan insandır; erken uyanan insan ise güçlü bir
iç potansiyele sahip olmuş insandır. Bu uygulama kişiye iç huzur vermekte ve
gün içerisinde kişinin enerji dolu olmasını sağlamaktadır. Bu da kişinin
kaygı ve stresten uzaklaşması demektir.
Sivanalılara göre kaygı ve stres
bozukluğunun sebebi zehirli düşüncelerdir; kaygı ve stres insanı tüketmekte,
ve insana dar bir güven alanı yaratmaktadır. Bilgeler, bireyin öncelikle
zehirli düşüncelerden arınması gerektiğini, daha sonra kaygı ve stresten
kurtulması ve güven alanına hapsolmaması gerektiğini söylemektedir.
Bilgeler, düşünce hakkında şunları söylemektedir: Zihinde yalnızca bir
düşünce barınabilir; bir sonraki düşünülen şey, bir öncekinden farklıdır.
Zehirli düşüncelere kapılan zihin, kolayca bu düşünceyi olumlu düşünce ile
değiştirebilir dolayısıyla bu basit zihinsel hareket, bireyi zehirli
düşüncelerden kolayca kurtarabilmektedir. Bunu başarmak, bireyin düşünsel
gücüne bağlıdır. Bunu başaran bireyin düşünsel değişiminin pekişmesi için
fiziki bir değişim de gerçekleştirmesi gerekmektedir. Bir günde zihinden 60
bin kadar düşünce geçmektedir, bu düşüncelerin %95'i bir önceki gün zihinden
geçen düşüncelerin aynısıdır.
Bireyler, olumsuz düşüncelere kolayca
kapılmaktadır, dolayısıyla gün içerisinde sürekli olumsuz düşünceleri
zihninde tekrar etmektedir. Tekrar eden bu düşünceler, bireyi kaygı ve stres
bozukluğuna sürüklemektedir. Bu da birey için kriz dönemidir. Bu dönemde
bireyin duygusal, fiziksel ve spritüel beklentileri azalmakta bazen de bu
beklentiler bitmektedir. Baş etme ve krize cevap verme kapasitesi bireyin
kendisidir. Bireyin bir olaya yaklaşımı onun olaya verdiği cevaptır. Krize
olumlu yaklaşmak, krizin olumsuz yanlarının etkisini azaltmaktadır. Olumlu
yaklaşım alışkanlığı edinmek, krizle baş etmeyi, ona katlanmayı ve onu
atlatmayı kolaylaştırmaktadır. Bilgelere göre kriz dönemleri, refah
dönemlerine sebeptir. Bu yaklaşım, olumlu bir yaklaşımdır ve bireyin baş
etme yeteneğini güçlendirmektedir. Sivanalılar, bir olay, öncelikle zihinde
belirir, planlanır ve sonrasında hayata geçer dolayısıyla zihnini kontrol
eden bireyler, hayatlarını kontrol eden bireylerdir, der.
SONUÇ
Huzurevinde yaşayan bir kadına hemşiresi sorar: diğer yaşlılara nazaran siz
daha hoşnut görünüyorsunuz. Bunun sebebi nedir acaba? Yaşlı kadın cevap
verir: bunun sırrı verdiğiniz ilaçlar değildir. Yaratıcı Tanrıyla olan
ilişkim, düzenime olan özenim ve her sabah bir porsiyon iyimserlik ve her
akşam bir porsiyon minnettarlıktır. Bu bana yetiyor(Utsch:1). Bu hikayecik,
spritüel pratikler ile kriz döneminden kurtulmuş, psiko-sosyal iyileşmesini
sağlamış ve müreffeh bir yaşam düzeni kurmuş bir bireyin örnek
hikayeciğidir. Bunları başarmış bir birey, mutlu, huzurlu ve sade bir
yaşantı içerisindedir.
Spritüel pratikler, kaizeni/iyileşmeyi sağlamakta ve bireyi
geliştirmektedir. Meraklı olmak ve soru sormak öğrenmenin ilk adımlarıdır.
Yeni bilgilere ulaşmak, zihni her zaman taze tutmaktadır. Taze zihinler,
daha güçlü ve hareketlidir. Fiziksel yetenekleri işlemeden zihni
geliştirmeye çalışmak sahte bir kazançtır. İnsan algısını yönetilebilir;
bunun için bireyler, her şeyden keyif almak için algılarını eğitmelidir.
Korku, fiziksel ve ruhsal potansiyeli tüketmektedir. Birey, alelacele
korkularından kurtulup bilincini olumlu yöne doğru çevirmelidir. Korkudan
kurtulmanın pratiği, korkulan şeyi yapmaktır. Korkuyu yaratmak kadar
korkudan kurtulmakta kolaydır. İçsel düzen, yaşam düzeni yaratmaktadır;
birey içsel düzene dikkat etmelidir. Sağlıklı bir iç düzene sahip bireylerin
huzurlu olma noktasında daha eğilimli oldukları görülmektedir. Duygusal
hafiflik, anlamlı ve kuşatıcı bir dünya görüşü, sosyal destek, zihinsel yeni
değerlendirme, çaresizlik durumunda spritüaliteye inanç, ruhsal ve zihinsel
başa çıkma, teselli, umut, çıkış yolu olmayınca soğukkanlılık hali gibi
durumlar sağlıklı bir iç düzenin kazanımları arasındadır.
Spritüel pratikler, psiko-sosyal rehabilitasyonu sağlamakta, bireyin ve
toplumun yaşam kalitesini arttırmakta ve psiko-sosyal entegrasyonunu
gerçekleştirmektedir. Psiko-sosyal rehabilitasyon, sosyal, ruhsal, fiziksel,
psikolojik alanlarda ortaya çıkan engelleri aza indirme amaçlı girişimlerin
bütündür. Kişisel, sosyal ve çevresel sorunlar, sosyal katılım için engel
teşkil eder. Kriz dönemlerinde yanında olma, inançsal destek sağlama,
danışmanlık yapma, spritüel fırsatlar verme psiko-sosyal rehabilitasyon
uygulamalarıdır. Bireyin varlığını anlamlandırması bu uygulamaların
sonuçlarındandır. Spritüel pratikler edinmek, ruhsal maneviyatı
sağlamaktadır. Spritüalite, hayat anlayışının ifadesidir. İnsanların bu
anlayış doğrultusunda yaptığı rehberlik ve danışmanlık spritüel bakımdır.
Spritüel bakımın amacı kriz anlarında acı, üzüntü, korku, hayal kırıklığı,
ümitsizlik gibi duygulara kapılan insanlara, ilgi ve alaka göstererek
hayatlarına yeni bi anlam ve yön vermektir. Spritüel pratiklerin kazanımları
daha sağlıklı ve daha huzurlu bir yaşamdır. Fiziki rahatsızlıkların
giderilmesi kadar ruhsal rahatsızlıkların giderilmesi de önemlidir.
Olumlu ve pozitif düşünme, niyet ve hayal gücüyle çalışır. İyi niyet ve
gerçekçi hayal, pozitif düşünceyi etkilemektedir. Spritüalite teşvik edici
değer ve ahlaki erdemlere sahip olmasıyla pratikleri yapıcı kılabilmektedir.
Umut duygusunu geliştirme, sıkıntı ve krizlere karşı direnç; mücadele ve
yaşama arzusunu harekete geçirmektedir. Mutluluk ve başarı doğrudan
hedeflenemez, bir şeyleri başarmak ve bir takım zorlukları atlatmakla
belirlenen hedefe ulaşılmaktadır. Spritüalite, mutlak bilgeliği, mutlak
bilgiyi, mutlak cesareti, mutlak sevgiyi, mutlak insanlığı ve mutlak
düşünceyi yakalamayı amaçlamaktadır. Dolayısıyla mutlak iyiyi yakalayan
bireyler, mutlak iyileşmeyi de sağlamaktadır. Zehirli düşüncelerden kaçınma,
gerginlikten sıyrılma, bedensel değişimi gerçekleştirme spritüel pratikler
edinerek gerçekleştirilir. Kriz dönemlerinde spritüel pratikler, sorunlarla
baş etmede, teselli bulmada ve umut etmede dolayısıyla mutlak kurtulmada
tesirli bir yoldur.
Sosyal izolasyon bireyi anksiyeteye ve depresyona sürüklemektedir.
Tükenmişlik hissinden kurtulmak, kriz dönemlerinden çıkmak, belli bir
ekolojiye sahip bireyin sosyal açıdan desteklenmesiyle mümkündür. Bireyin iç
dünyasına yönelik iyi olma halini gerçekleştirmesi halinde birey, mutlak
sonuca varması spritüel kazanımlara bağlıdır. Bilakis spritüel pratiklerin
özü varoluşsal mücadeledir, mücadelesini tamamlayan bireyler özüne inmeyi
başarmış ve değişimi yakalamış demektir. Sosyal destek ve sosyal yalnızlığı
giderme, bireyin iç ve dış dünyasında spritüel pratiklere alan
oluşturmaktadır. Spritüel pratikler, bireyi, bireyin çevresini ve daha sonra
toplumu iyi ve güzel yapmaktadır. Pratiklerin hedeflerinden biri de mutlak
yaşamsal doygunluğu yakalamaktır.
Spritüel pratiklerin kazanımları arasında manevi değerleri geri kazanmakta
vardır. Hali vakti yerinde olmak ile iyi olmak arasında fark vardır; temel
amaç iyi olmaktır, hali vakti yerinde olmak değildir. Birey, ne olursa olsun
kendini kontrol etme yeteneğine sahip olmalıdır birey ancak bu şekilde
pratikleri iyileşme yolunda edinebilir ve iyileşebilir.
KAYNAKLAR
Sharma, R.(2011) Ferrari'sini Satan Bilge, GOA Yayınları, İstanbul.
Dedeli, Ö. Karadeniz, G.(2009) Kanser Ağrısının Kontrolü ile Psikososyal-Spritüel
Modelin Birleştirilmesi, Manisa.
Utsch, M, Pozitif Psikolojiden Güdüler Din Psikolojisi Araştırmaları Manevi
Yaşam Uygulamaları.
Metintaş, S., (2006) Topluma Dayalı Rehabilitasyon, Eskişehir.
Karagül, A., (2012) Manevi Bakım, Anlamı, Önemi, Yöntemi ve Eğitimi(Hollanda
Örneği)
Kula, N., (2006) İstenmedik ve Beklenmedik Olaylarla Karşılaşan Bireylere
Yönelik Moral ve Manevi Desteğin Önemi(Deprem ve Bedensel Engellilik
Örneği), Dinbilimleri Akademik Araştırma Dergisi.
|