GİRİŞ
Ne pahasına olursa olsun para mı?
Değerli olan ne?
Günümüzün öne çıkan sözde(?)değerleri „Ne
pahasına olursa olsun para ve güç“ çocuk ve gençleri yaşamlarına anlam
vermede, hedeflerinde, hedef koymada zorluyor. Zaten güven duymakta
zorlandığı,sarsıntı geçirdiği geleceğine daha bir tedirgin, şüphe ile
bakıyor.
Aile ve çocuk-gençlik eğitim çalışmalarında, danışma hizmetlerinde
çocuklar, gençler ailelerine, yetişkin platformlarına, eğitim ve
öğretimlerinde yanlarında olan, olmaya çalışan uzmanlara „mesele para ise
neden zorluklara katlanayım? „diye soruyorlar.Ve bu soru gittikçe evlerin,
okulların , danışma odalarının duvarlarından dışarıya sızıyor.
Hele de
pandeminin nefes aldırmadığı, her geçen gün tüm yaşam alanlarının sert
sınırlarının çizildiği şu zamanlarda çocuğun,gencin „ kendimi iyi
hissettirecek neyim kaldı ki“ ,„ iyi olmam mümkünmü sence, sizce?“ sorusu
her yerde ses buluyor.
Kimlik oluşum yaşlarını yaşayan çocuklara, gençlere yetişkinlerin sunduğu
şimdiki dünya onlara roller, hedefler, hayaller karmaşası, kaosu içinde
görünüyor ve yaşattırıyor.
Çalışma isteksizliği, can sıkıntısı, huzursuzluk, güvensizlik, korku,
toplumsal kargaşa, sosyal uçurumlardan olusan liste uzuyor ve sorunlar,
zorluklar günlük yaşamın gündeminden inmiyor .Sosyal medyayı takip edenler
listeyi uzatır.
Oysaki artık sadece bilimin değil yaşamın
kendisinin milyon kez örnekleri ile ispatladığı eğitim ve öğretim
hizmetlerinin anahtarları, ilacı, adını siz koyun, ortada çok açık ve
basit:
- Çocuğu, genci birey olarak tanıyan ve
tanımlayan eğitim
- Çocuğun,gencin kendini denemesine izin
veren , fırsat yaratan , yasakçı olmayan eğitim
- Sınırların ve sorumlulukların birlikte
belirlendiği eğitim
- Sevgiyi ve sevgisini göstermeyi
önemsiyen ve güven veren eğitim ortamı
Çocuğu, genci güçlendirecek, koruyacak
eğitim elbette aile içinde küçük yaşlarda başlamalı. Bu olmaz olmazı
biliyoruz. Ancak şunu da biliyoruz ki çocuk, genç içinde olduğu toplumda,
bu okuldur,üniversitedir, mahalledir, futbol klubüdür, karate kursudur
vb., ona yer veriliyor ve eşlik ediliyorsa kendini iyi hisseder.
Unutmayalım ki onlar biz yetişkinlerin
belirlediği bir dünyada yaşıyorlar.
Ve günümüzde değerlerin, normların çocuklara, gençlere eğitimde, öğretimde
aktarılmasının önemi hiç bir dönemde olmadığı kadar ivedi.
Her aile, her kurum, her kültür, her inanç topluluğu değerlerini,
normlarını kendi önceliklerini koruma ya da açma,yayma; değerlerini gözden
geçirme ya da eleme, yenilerini ilave etme veya da diğerine,ötekine
benimsetme uğraşını tekrar tekrar sorguladığı,yenilediği; diğerini
kucaklama gayretine girdiği yani insanileştiği, evrenselleştiği ölçüde
çocuklara, gençlere kendilerini daha iyi hissetmeleri borcumuzu
ödeyebileceğiz.
Essen, 5.02.2021
Macide Serpemen
Sosyal Pedagog
Yazarın
bu yayınla bağlantılı diğer yayınları
Anne Babası Boşanmış Ya Da
Ayrı Yaşayan Çocuklar Ne İstiyor?
Koronavirüs
Dönemi ve Çocuğun „Hayır“ Deme Becerisi
Ebeveynden Çocuğa
Değer Aktarımı 2. Bölüm
Ebeveynden Çocuğa
Çevre Eğitimi 3. Bölüm
|